25 Mayıs 2013 Cumartesi

Sosyal Medya Danışmanlığı

Sosyal Medya Danışmanlığı, kısıtlı veri ve argümanla kurum/markanıza Sosyal Mecralarda maksimum fayda ve algı kazandıran kişidir. Sosyal Medya Uzmanlığı gün geçtikçe daha  popüler hale gelen önemli konulardan biridir.
Dijital dünyada markaların konumlanması ve rekabet edebilmesi için aktif ve dinamik bir yapıya sahip olması gerekmektedir.Bir Sosyal Medya Danışmanlığın görevi tam da bu noktada başlar.
Sosyal Medya Danışmanlığı oluşturacağı strateji ile önce markanızın konumlanmasını sağlar, daha sonra da edinilen bu konumun korunması ve yükseltilmesi için çaba gösterir. Sosyal Medya Danışmanlığı bir grafik tasarımcısı değildir, web tasarımcısı değildir,yazılımcı hiç değildir.
Sosyal Medya Danışmanlığı; sosyal mecrada yaşayan, kendine özgü tecrübe ve donanıma sahip, sosyal mecraların ince çizgilerini takip eden ve yöneten özel insanlardır.

Sosyal Medya danışmanları elindeki materyalleri en iyi ve özgün şekilde kullanmakla yükümlüdür. Her ne kadar ülkemizde digital pazar halen beklenilen seviyeye gelmese de sektörel rekabet üst seviyelerdedir.
Her kurum bir gün Sosyal Mecra ile yüzleşmek zorunda kalacaktır. Bu noktada trik, ne kadar  hazırlıklı olup olmadığınızla ilintilidir. Sosyal Medya Danışmanlığı sizi bu uzun maratona hazırlar ve rekabet edebilmenizi sağlar.

Danışmanlığını yaptığım bir çok firmada sürekli olarak “Sosyal Medya“nın yanlış anlaşılması durumu ile karşı karşıya kalıyorum. Müşterilerime her ne kadar bunu izah etmeye çalışsam da pazarlama iletişimi ve strateji boyutunda noksanlıklar ayrıca konu hakkındaki hatalı yaklaşımlar bu süreci daha da zor hale getiriyor. Aşağıda hatalı tutumları ve altlarına da yorumlarımı yazdım.
1. Firmanın tanıtımına başlı başına “Sosyal Medya ” yeterlidir.
Nedense klasik reklam mecralarına göre sosyal alanlar daha uygun bütçeli olduğu için bu algıyı yaratıyor olmalı. Böyle bir durum söz konusu değil.
2. Facebook ve Twitter “Sosyal Medya”nın kendisidir.
Oldu. Siz sadece orada olmaya çalışın bakalım. Eğlenin biraz; sene sonunda Google baba dövsün sizi.
3. Facebook ve Twitter’da sadece duyurularımı, yeni çıkan ürünlerimi ve kurumum hakkındaki bilgileri yayınlasam yeter.
Hı, hı. Evet. Hep sizi ve hikayelerinizi dinleyen arkadaşlarınız da mutlaka vardır etrafınızda. Bakın bakalım en son ne zaman görüştünüz? Siz hep kendinizi anlatmaya devam edin. İnsanların ilgi duyacağı içerikler üretmeyin, uygulamalar geliştirmeyin ve nitelikli projelere burnunuzu kıvırın. Emin olun işe yarayacaktır.
4. Beğenen sayımızın rakiplerimiz gibi yüz milyon olmasını istiyorum. Hemen istiyorum. Bakın millet uçuyor. Biz hala sekiz binlerdeyiz.
Evet. Ne güzel. Sen önce elindeki sekiz bin kişiyi ve onun ulaştığı dokuz yüzbin kişiyi nasıl yöneteceğini ve bu kitle ile nasıl bir etkileşim yaratacağını düşün. Önce insanların sorularına cevap ver. Rakamsa rakam her yerde. Topluluğun on bin olduğunda bu topluluğu yönetebilecek bir ekibin yoksa zaten olmaz olsun o beğeniler. En hatalı tutum bu.
5. Bir hafta sonra yeni bir hizmetimizi devreye sokacağız. Bunun sosyal medyada duyurulmasını istiyoruz.  Buna çok acil ihtiyacımız var. Internet’te herkese ulaşalım. Buradan çok büyük bir geri dönüş bekliyoruz bu sefer.
Tabi. Sosyal medya da zaten bunun için var. Siz insanları toplayın ve onlara hep yeni ürünlerinizin duyurularını yapın. İnanın sadece duyuru yaparak  çok hızlı bir geri dönüş alırsınız.
6. Sosyal medya ile çok hızlı bir şekilde kitlelere ulaşabilirim.
Hem evet, hem hayır. Nereden baktığınıza bağlı. Ama ben genelde firmalara “Hayır” diyorum. Ancak şu bir gerçek ki sosyal ağlar size topluluklarla çift yönlü iletişim kurmanızı sağlar. Uzun vadeli bir yatırımdır. Bir maratondur. Ne mutlu kendine has, manipüle edilmemiş, topluluğunu güzel yönetebilen ve güzel diyaloglar kuran, içerikleri ile değer yaratabilen firmalara.
7. Facebook’da yayınladığım her şey sayfamı beğenenler tarafından görülebilir.
Böyle bir şey söz konusu değil. Allah’tan bu işin bir formülü var. Facebook haber akışınıza düşen içerikleri , e-posta kutunuza gelen ama açmadığınız/ilgilenmediğiniz maillerin bir daha size gelmemesi şeklinde düşünebilirsiniz. Etkileşim yaratmıyorsanız isterseniz topluluğunuzda bir milyar insan olsun. Sizden ve gönderdiğiniz içeriklerden haberdar olamazlar.
8. Takipçi sayım çok yüksek oh çok iyi.
Otur ağlamaya başla. İşin şimdi başlıyor. İçerik, uygulama, hareket, etkileşim, aksiyon yapman gerekiyor. Ekibini genişlet. CRM’ci bul. Fikir takımları oluştur. Destek ara destek. Piyasada (Facebookçu, Twittercı) sosyal medyacı çok. Pazarlama iletişimcisi yok!
9. Grup satın alma siteleri de Sosyal Medya aslında.
İşte burada kafaların nasıl karışık olduğunu anlıyoruz. Aslında müşteri şunu demek istiyor. Benim için sosyal medya internette olan bütün pazarlama iletişimi fırsatlarının tümüdür. Yanlış ama bir açıdan bakınca da haklı aslında. Günün sonunda herkes ekmeğine bakıyor.
10. Facebook reklamları işe yaramıyor.
Çok doğru. Bu yolda devam et :)

Hiç yorum yok: